Bizi yaşamdan uzaklaştıran en önemli
bahanelerden biridir “Zamanım yok!” ifadesi. Kendinize mutlaka zaman ayırın ve
beden-zihin bütünlüğünüzü gerçekleştirin.
Aşağıdaki 18 öneriyi planlı bir şekilde
yaşama geçirmenizi öneriyoruz Vakit kaybetmeden “hemen şimdi” uygulayın! Sevgiyi de hemen şimdi istiyoruz dostluğu da…
Ama işte en zoru da bu İsteklerine nasıl
yaklaşacağını bilmeyen, kendini mutlu edecek yolların adreslerini kaybeden
birçok insanın varlığından haberdarız.
Aynı zamanda çözümlerin hep çok
uzaklarda arandığının da İçimize ferahlık kazandıracak bütün “hemen”leri
yakalayabilmenin ipuçlarını bulmak hiç de zor değil.
Şunu unutmayın; düşüncelerin zihinde
bloke olmasından dolayı, insanlar içlerindeki yaşam sevincini yitirebiliyorlar. Korku ve endişe duyguları bir kanser gibi benliklere hakim olabiliyor.
Oysa, bunları bizden uzak tutacak
“arınma” yöntemleri mevcut. Kendinize yatırım yaparak, korkuları ve kaygıları
uzaklaştırmaya var mısınız?
İşte, dönem dönem yenilenme sohbetleri
düzenleyen ve alternatif terapinin önemli bir adresi olan Işık Terapi’nin de
gösterdiği yollarla geliştirdiğimiz 18 öneri…
18 Işık Tekniği
1- En önemli an, sabah uyandığınız zaman
dilimidir Sabah henüz yataktan kalkmadan (uyandığınız an) dudaklarınıza bir
gülümseme gönderin “Bugüne sağlıkla ve sevgiyle gözümü açabildiğim için
şükürler olsun” sözleriyle bu gülümsemeyi tüm bedeninize gönderin ve şunu
söyleyin:
“Bugün evrenin bana vereceği tüm güzel
mucizeleri kabul ediyorum. Bugünüm aydın olsun”
Ardından, yataktan yavaş ve
sakin bir biçimde kalkmaya çalışın.
3- Bu 18 öneriyi uygulamak için
kendinize bir süre verebilirsiniz. Örneğin 10 gün Bu 10 gün boyunca, beslenme
tarzınızı da gözde geçirin. Özel bir yemek menüsü hazırlayın. Örneğin Yemeklerinizin
sebze ve meyve ağırlıklı olmasına dikkat edin. Ağır yemeklere asla sofranızda
yer vermeyin.
Bol bol su için (En az üç litre) Ancak,
bu asla “diyet” olarak algılanmamalı. Bu beslenme biçimi sadece bedeni
temizlemeye ve tazelemeye ortam hazırlar. Yani yemekle ilişkinizi 10 gün boyunca
“yaşamak için yemek” boyutuna indirgeyin.
4- Her gün, ne olursa olsun 5-10 dakika
bile olsa açık havaya çıkın. (Deniz kenarı ya da yeşil alan) Bu ortamda
varlığınızı fark edin. Dünyada tek ve çok önemli olduğunuzu düşünün.
Elinizdeki her şey için (Şükürler olsun
ki sağlıklıyım gibi ifadelerle) teşekkür edin. Bu teşekkürü hücrelerinizin bile
hissedeceği bir içtenlikle yapın. Kendinizi o an baş başa kaldığınız doğal
ortamla bütünleştirerek.
5- Kendiniz için bir defter edinin ve her
gün bu defterle birkaç dakika baş başa kalın. Arınmaya yönelmek için
zihninizdeki tüm olayları yazın. İçinizden gelen duygu ve düşüncelerinizi hiçbir
baskı altında kalmadan defterinize aktarın.
Sorunları yazarak netleştirmek, onlarla
yüzleşmek hayatınıza inanılmaz bir rahatlık getirir ve sırtınızdan büyük bir
yük kalkmış gibi bir duyguya kapılırsınız.
6- Arınma programı süresince, sadece çok
candan yaptığınız ve ruhsal doyum aldığınız, sizi besleyen şeylerle ilgilenmeye
çalışın.
Her gün size huzur ve mutluluk veren
kelimeleri ya da olayları defterinize yazın. Bu yazdıklarınızı gün içinde ara
ara okumaktan ya da bir göz atmaktan vazgeçmeyin.
7- Ağzınızdan çıkan her kelimeyi
kulağınız duysun “BEN yaparım”, “SEN zaten böylesin” gibi yargılayıcı tavırlar
içine kesinlikle girmeyin. Çünkü kendinizi ya da başkasını yargıladığınız anda
kendi bedeninizi enerjitik anlamda kirletmeye başlıyorsunuz. Eğer çok
gerekiyorsa yapıcı ifadeler kullanmaya özen gösterin.
8- Zaman zaman neler düşündüğünüzü
dışarıdan sanki başka bir kişi gibi gözlemleyin ve kendinizi dinleyin. Ancak bu
gözleminiz de eleştirel anlam taşımasın. Kendinize dışardan bakabilmeye ve kendi
duygularınızla empati kurabilmeye çaba gösterin.
9- Her şeyle ama her şeyle bağ kurmaya
çalışın; çiçekle, ağaçla, hayvanlarla, cansız varlıklarla. Onlarla aranızda
oluşturacağınız bu bağ, emin olun ki sizi şaşırtacaktır. Çünkü yaşam, bizim
algılamak istediğimiz kadar bizimle buluşur. Algı boyutlarımızı
zenginleştirdiğimizde ise bambaşka bir ortamda bulabiliriz kendimizi.
10- Bu 10 günlük süre içinde çok az
konuşun. Olayları, kişileri ya da olguları algılama ve hissetme konusunda
zihin-beden buluşmasına sık sık başvurun.
11- Bazı farklılıklarla tanışın. Örneğin,
evinizde veya işyerinizde size ait, çok sevdiğinizi hissettiğiniz obje grubu
oluşturun. Renkli taşlar, kristal objeler Bir demet çiçek de olabilir.
Her gün o sevdiğiniz objenize (veya
objelerinize) mutlaka dokunun ve sizden onlara, onlardan da size sevgi enerjisi
akmasına izin verin.
12– Çiçeklerle veya doğayla kurulan bağ
çok önemlidir. Yaşam bize bizim ona sunduğumuz kadar artı (+) veya eksi (-)
frekans sunar. O halde, kendimize sevgiyle verdiğimiz her armağan, motive
olmamız için gerekli bir araçtır.
Çiçekleri veya doğayı size sunulmuş bir
armağan gibi düşünüp, bu bakış açısıyla onları algılamaya çalışırsanız doğa
size ödülünü vermekte gecikmeyecektir.
13- Masanızın üstünde mutlaka, tüm
negatif enerjileri çeksin düşüncesiyle bir bardak su bulunsun. Bu suya her gün
olumlu düşünceler yükleyerek yenileyin. Su, arınmak için çok önemli bir
maddedir.
14- Günde en az 20 dakika meditasyon
yapmayı deneyin. Meditasyonun amacı, derinden gevşemek ve bedenle iç varlığın
tazelenmesini sağlamaktır.
15- Her gün birisi ya da bir şey için,
iyi olduğuna inandığınız bir davranışta bulunun. Örneğin, “Seni seviyorum” deyin
ya da ona çiçek alın. İhtiyacı olan birine iyilik yapın. Ancak asla “Ben
yaptım”, “Ben gittim”, “Ben hallettim” gibi sözler kullanmayın.
16- Gün bittiğinde, tüm gününüzü
gözünüzün önünden geçirin. Bir şekilde sanki kendinizi değil de bir başkasını
seyrediyormuş gibi neler yaptığınızı gözden geçirin.
17- Kendinize sorular sorun. Örneğin,
“Bugün nasılsın? Gün içinde neler yaptın? Neler seni rahatsız, neler seni mutlu
etti?” gibi soruların cevaplarını hissetmeye çalışın. Ancak asla kendinizi
yargılamayın.
18- Akşam yatarken yine olumlu geçen gün
için evrene teşekkürü ihmal etmeyin. Birkaç kez derin nefes egzersizleri ile
rahatlayın.
“Gün içinde, bedenimde birikmiş tüm
tortulardan, huzursuzluklardan arınıyorum” sözleriyle rahatlayın. Yeni günün
ışığının sizinle birlikte, güvenle var olacağını bilmenin huzuru içinde
kendinizi rahat bir uykuya bırakın.
* Alıntı - Aycan Helvacı *
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder